4 Morluğa sebep olan ciddi bir bağ dokusu kaybı mevcutsa, yukarıdaki tedavi seçeneklerine ek olarak, göz çevresine özel yapılacak radyofrekans dalga tedavisi ile buradaki bağ dokusu kuvvetlendirilir.. 5- Destek tedavisi olarak göz çevresi ile beraber tüm yüze yapılacak olan PRP uygulaması, hem yüzde hem göz altında belirgin bir canlılık sağlar ve bu da hastanın
393Bağ dokusu hastalıklarına bağlı gelişen interstisyel akciğer hastalığı: Tanı ve tedavi yaklaşımları Özlem KAR KURT1, Ömer Nuri PAMUK2, Bahar KURT1 1 Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Bolu, 2 Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Romatoloji Bilim Dalı, Edirne.
Bağdoku hastalıklarına iyi gelen bitkiler Şifalı bitkiler ve faydaları, hastalıklar ve tedavileri, tıp terimleri ve doğal tedavi hakkında bilgiler içeren
Sertbağ doku, saç folikülleri ve ter bezlerini içerir. Hipodermis ise yağ dokuları ve yumuşak bağ dokudan meydana gelir. Cilt dokuları D vitamininin sentezlenmesi, vücut ısısının dengelenmesi ve duyusal farkındalığın sağlanması gibi temel işlevlere sahiptir. Bu işlevlerdeki bozulmalar hastalık olarak tanımlanmaktadır. Akne
Özelliklekadınlar arasında sık sık görülen idrar kaçırma için bitkisel bir tedavi arıyorsanız İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canfeza Sezgin'in idrar kaçırmaya karşı doğal
Vay Tiền Nhanh. Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iş hayatında, sürekli ve aynı şekilde yapılan hareketlerin, elde, bilekte ve dirseklerde ciddi sağlık sorunlarına neden olduğunu ifade ederek, gün boyu bilgisayar başında olan ve mouse kullananların kas ve bağlara orantısız ve dengesiz yük bindirdiğini sıkışması, dirsek, el, bilek ve omuzda ağrı ve de uyuşmaya neden olan iş hastalıklarının başında gelen sorunlardan birinin de mouse hastalığı olduğunu vurgulayan Doğan, "Bu belirtiler dikkate alınmadığında başta, Karpal tünel sendromu, tenisçi dirseği, kaslarda tetik nokta oluşumu, ellerde uyuşma ve sinir sıkışmaları, omuzlarda erken dönem kireçlenmeler görülebiliyor" modern hayatın getirdiği, gün boyu zorunlu yapılan hareketlerin, sürekli aynı pozisyonda kalmanın, kas ve bağlara orantısız ve dengesiz yük bindirdiğini dile getirerek, şunları kaydetti"Sürekli bilgisayar başında oturan gençleri ve çalışanları olumsuz etkileyen mouse hastalığından ağrı kesicilerle kurtulmak mümkün değil. Microcerrahi ve ameliyatlarla giderilmeye çalışılan, iş rutininde tekrarlama olasılığı yüksek mouse gibi ofis hastalıklarından kurtulmak için ilaç ve cerrahi yöntemlerin dışında, ağrıya neden olan hasar görmüş dokuları, bedenin kendi kendini iyileştirme mekanizmasını harekete geçiren doğal ve kalıcı tedavi yöntemiyle iyileştirmek mümkün.""Bir pozisyonda en fazla 20 dakika durun"Mouse hastalığının, tenisçi dirseği, sinir sıkışması gibi farklı şekillerde ortaya çıkan ofis hastalıklarını önlemek için, çalışma ve yaşam koşulları hakkında bilinçli olmak gerektiğine dikkati çeken Doğan, şöyle devam etti"Bir pozisyonda en fazla 20 dakika durduktan sonra 2 dakika kadar işe ara vermek ya da başka bir işle ilgilenmek daha doğru olacaktır. Bu sürede sıkışmaya maruz kalan sinirler ve damarlara rahatlama şansı vermiş oluruz. Masa başında bilgisayar karşısında oturarak çalışan kişiler, hareketsiz kaldıkları için şekil bozuklukları yaşayabiliyor. Bel ağrıları, omurgada eğrilik gibi rahatsızlıklar oluşuyor. Bel ve sırt ağrılarının, yanlış tedavi ve ilaçlar sonucu sıklıkla tekrarlanabildiğinden rahatsızlıkların nüksetmemesi için önleyici ve kalıcı tedavi olan 'proloterapi' yöntemini tavsiye ediyoruz. Bu yöntemle ağrıya neden olan zayıflamış, yıpranmış bağ ve dokular güçlendirilip, tekrar eski haline getirilir. Yöntemle vücudun kendi kendini iyileştirme mekanizması harekete geçiriliyor.""Yöntem vücudun tamirci hücrelerini aktif hale getiriyor"Proloterapi'nin yenilenme ve onarma anlamına geldiğini aktaran Doğan, 1930'lu yıllardan günümüze kadar uygulanan yöntemin özellikle bağ-doku problemlerinde başarıyla uygulanan bir tedavi metodu olduğunu proloterapinin önleyici ve doğal bir tedavi yöntemi olduğunu anlatarak, hasarlı dokuya proloterapi yöntemiyle enjekte edilen ve özel bir içeriğe sahip olan solüsyonun, hasarlı bölgede vücudun tamirci hücrelerini aktif hale getirdiğini, vücudun kendini iyileştirme sistemini devreye sokan bu yöntem sayesinde doğal bir tedavi uygulandığını zayıflamış ve eski işlevselliğini kaybetmiş eklemleri, kıkırdakları, ligamentleri ve tendonları güçlendirerek tekrar eski haline getirip onardığına işaret eden Doğan, "Özel bir içeriğe sahip olan solüsyonun hasarlı bölgelere enjekte edilmesiyle vücudun unuttuğu ve ağrıya neden olan bölgeler tekrar uyarılır. Yöntemle sorunlu bölgelere iyileştirici hücrelerin hızla gelmesi sağlanıp hasarlı dokular onarılır" diye konuştu.
Bağ Doku Hastalıkları Bağ Doku Hastalıkları Bağ Doku Hastalıkları Pek çok kişi eklem ağrıları yakınmaları ile gittiği Romatoloji uzmanından “Sizde Bağ Doku Hastalığı Var” yorumunu duymuştur. Genelde doktorunuz bu konuda kısa açıklamalar yapsa da çoğu hastamızın hatta Romatoloji bölümü dışındaki hekimlerin kafasının karıştığı durumlar olabilmekte. Kısaca “bağ doku hastalığının” ne olduğuna bir göz atalım “Bağ dokusu”, vücudumuzu, dokularımızı bir arada tutan, onları bağlayan ve destekleyen yapılara verilen genel bir addır. Bu tanım içinde kemikler, ligamanlar, tendonlar, kıkırdaklar, yağ dokusu ve damar çeperi gibi dokuları oluşturan her türlü yapı vardır. Bu tür dokuları etkileyen hastalıklara ise “Bağ Doku Hastalıkları” denir. Bağ Doku Hastalıkları 3 şekilde ortaya çıkabilir Kalıtsal-Doğumsal Hastalıklar Bağışıklık sisteminin kendi bağ dokusuna tepki gösterdiği durumlar Otoimmün veya İltihabi Bağ Doku Hastalıkları Çevresel etkenlerle ortaya çıkanlar Sıklıkla 2. maddedeki duruma benzer tablolara neden olurlar Erişkin Romatoloji Uzmanlarının asıl ilgilendiği “Bağ Doku Hastalıkları” 2. maddedeki durumlar yani iltihabi süreçlerdir. Kalıtsal “Bağ Doku Hastalıkları”nda vücutta sağlam, dayanıklı bağ doku yapılarının üretilmesinde sorunlar vardır. Bu durumu zayıf malzeme ile bir bina inşa etmeye çalışmaya benzetebiliriz. Marfan Sendromu, Ehler-Danlos sendromu gibi hastalıklar bu duruma örnek verilebilir. Bu rahatsızlıklarda eklem ve derinin ileri derecede elastik olması, cildin darbeye aşırı hassas olması, yoğun biçimde bağ doku yapısı içeren akciğer ve aort gibi büyük damarlarda yapısal bozukluklar olması gibi durumlarla karşılaşılabilir. Bu rahatsızlıkları tanı ve takibi sıklıkla çocukluk çağında görülmelerinden dolayı Çocuk Hastalıkları Uzmanları ve Tıbbi Genetik Uzmanlarınca yapılmaktadır. İltihabi veya otoimmün Bağ Doku Hastalıkları Romatoloji bölümünün değerlendirdiği ve genelde erişkin yaşlarda ortaya çıkan hastalıklardır. Bu hastalıklarda bağ dokularının yapımında bir sorun yoktur ancak kişinin bağışıklık sisteminin hatalı çalışması nedeniyle bağışıklık hücreleri kendi bağ doku yapılarına tepki gösterir, bunları ortadan kaldırmaya çalışır. Vücudun ürettiği otoantikorlar Yani bağışıklık sisteminin kendi dokularını yok etmeye yönelik ürettiği bazı maddeler hem hastalığın tanısında kullanılır hem de hastalığın bulgularının ortaya çıkmasına neden olur. Bu tür hastalıkların neden orta çıktığı hakkında bazı teoriler olmakla birlikte net bir bilgi yoktur. Genetik ve çevresel etkenlerin rolü olduğu söylenebilir. Tamamlayıcı Tıp bakış açısında
bağ doku hastalığı bitkisel tedavisi